Cumartesi, Eylül 29, 2012

Dev kaplumbağalar hakkında

Dev kara kaplumbağalarına biraz daha bakalım.

Dünya üzerinde dev olarak nitelenen sadece 3 kara kaplumbağası türü var. Biz 3 numaradan başlayalım.. Sulcata kaplumbağaları.

Bu kaplumbağalar uluslararası literatürde bir çok farklı ingilizce isimle anılabiliyorlar. En çok kullanılanlar African spurred tortoise veya the sulcata tortoise.
Bilimsel sınıflandırma da ki isimleri ise Geochelone sulcata (Miller 1779)

Uyarı notu :
Sulcataların internette pek çok yerde African spurred tortoise olarak değilde bir thigh eklentiyle African spur thigh tortoise diye isimlendirildiklerini  görebilirsiniz. Pek çok ciddi sitenin bile yaptığı çok genel bir hata bu. Thigh but demek. Sulcata isminde thigh olmayacak. African spur thigh tortoise denilen kaplumbağalar bizim Testudo graeca iberaların kuzey Afrikada yaşayan yakın akrabaları Testudo graeca graeca' lardır ve sulcatalar ile hiç bir alakaları yoktur. Tamamen farklı türler bunlar. Testudolar ufak kaplumbağalar , sulcatalar ise oldukça iridir. 




Sulcata ve yavrusu



Sulcata kaplumbağalarının doğal yaşam alanı Afrika kıtasındaki  Sahara çölünün güney yakasında yer alan yarı kurak savanalar. Burkina Faso , Çat , Eritre Etopya , Mali , Moritanya , Sudan Nijerya , Senegal gibi ülkerde görülüyor. Sıcak ve kurak aylarda yada günün sıcak saatlerinde yerde açtığı oyuklarda saklanıyor.

Sulcatalar ın önemli bir özelliği bu zaten,  kış uykusuna değilde yaz uykusuna yatmaları. Evet , hani bizim kaplumbağalarımız havalar soğuyunca kış  uykusuna yatar ya. İşte bunlarda tam tersi yaşadıkları bölgenin iklimi gereği çok sıcak ve kurak aylar da toprakta açtıkları yuvalara inerek metabolizmalarını  bir parça yavaşlatarak zamanlarını bir nevi uyuşuk bir durum da geçirirler.
İşte bu duruma yaz uykusu yada estivasyon (aestivation) deniyor..Yaz uykusunu bildiğimiz kış uykusu hibernasyon la bir tutmamak lazım. Hibernasyon bambaşka bişi , yaz uykusu o kadar ölümsü bir durum  değil. Sulcatalar kış uykusuna yatmıyor çünkü doğal ortamlarında kış mevsimi yok , o yüzden gerek yok.

İngiltere'deki Linton hayvanat bahçesinde bulunan 30 yaşındaki çıtır Sulcata kaplumbağası Kali bu sene tam 45 yavru vermiş.


Kali yumurtlarken
Photo : Linton zoo

Yaşadığı alanda 4 erkek kaplumbağa olduğundan babanın kim olduğu belli değil. İngiltere'nin iklimi bu yumurtaların sağlıklı kuluçka dönemi geçirmesine izin vermediği için Kali'nin gömdüğü yumurtalar hemen alınmış ve kuluçka makinesine konulmuş. 45 yavru bu sayede dünyaya gelmiş.


Yumurtlar yuvadan toplanırken
Photo : Linton zoo



Kali ve yavruları
Photo : Linton zoo


Fotoğraflar da annelerinin yanında ve açık alanda gözüken yavrular aslında bu boyutlardayken özel korumalı bir alanda tutuluyor. Çünkü kendi öz anneleri bile onlara zarar verebilir. Kaplumbağaların annelik duygusu yada yavrularını tehlikelere karşı koruma içgüdüleri yok. Bu yüzden daha yumurtlarken bile yumurtalar korumasızdır. Yeterli boya ulaştıkların da yavrular da annelerinin yanına konulacaklar. Eğer şansları yaver giderse bu yavrular 150 yıla yakın bir süre yaşayabilirler.

Sulcata'lar dev ada kaplumbağaları kadar iri olmasalar da 95 kiloyu aşabilen ağırlıkları ve 90 cm den büyük olabilen kabuk boyları nedeniyle çoğu kez giant-dev diye anılıyorlar. Dünyada var olan en büyük 3 cü kara kaplumbağası türüdür , fakat ada kaplumbağalarını çıkarıp sadece anakara kaplumbağaları olarak düşünürseniz en büyüğü sayılıyor.

Kıta ve ada olarak ayırmamın nedeni de şu. Daha önce bu konudan bahsetmiştim dünya üzerinde sulcata'lardan daha büyük sadece 2  dev kara kaplumbağası  türü var. Bu her 2 tür de ada kaplumbağasıdır. Bunlar Pasifik okyanusun daki Galapagos kara kaplumbağaları ve Hint okyanusun da ki halk arasında Aldabran yada Seychelle kara kaplumbağaları  diye bilinen  tür olan Aldabrachelys gigantea (Schweigger, 1812)

Her iki tür de ana kıtalardan izole durum daki adalar da evrimleşen kaplumbağalar ve insanlar yaşadıkları adalara ulaşıncaya kadar da hiç bir doğal düşmanları yok. Bu yüzden milyonlarca yıl adalarda sakin ve uzun bir yaşam sürüyorlar ve çok irileşiyorlar.
Ta ki insanlar onları bulana ve köklerini kurutana dek..

Şimdi her zaman ki gibi kafa karıştıran bölüme geldik , Taksonomi ye.
Aldabran kaplumbağaları esasında 3 tür ama bunların bir zamanlar Madagaskar adasında yaşadığı tespit edilen 2 si tamamen tükenmiş durumda. Sadece Aldabrachelys gigantea türü varlığını sürdürüyor.  Bu gün için bu türe ait tespit edilmiş 4 alt tür var ama  bu alt türlerden de biri daha tükenmiş durumda.  
Bu bilgilerin her zaman  değişebileceğini unutmayın.


Aşağıdaki listede başında sadece  (-)  işareti olanlar tür , 
(*) olanlar  ise alt tür

 1- Aldabrachelys abrupta (Grandidier 1868) 
     Madagaskar, (tükenmiş)

 2- Aldabrachelys gigantia (Schweigger, 1812) 
    Aldabra, Seychelle adaları

       2-1 *Aldabrachelys gigantia arnoldi  (Bour 1982)
               Seychelle adaları  (vahşi yaşamda kalmamış)

      2-2 *Aldabrachelys gigantia daudinii  (Duméril & Bibron 1835)
               Daudin's Giant Tortoise,  Seychelle adaları , (tükenmiş) 

      2-3 *Aldabrachelys gigantia gigantia (Schweigger, 1812)
              Aldabra atolu , Seychelle adaları

      2-4 *Aldabrachelys gigantia hololissa (Günther 1877)
              Seychelle adaları

3- Aldabrachelys grandidieri (Vaillant 1885)
     Madagaskar, (tükenmiş)

Bu isimler , sınıflandırmalar tür alt tür tanımları her zaman kafa  karıştırır. Mesela tüm hint okyanusu kaplumbağalarına Aldabran  kaplumbağası denildiği gibi Seychelle kaplumbağası diye de bahsedilebilir. Gene aynı zamanda Aldabran kaplumbağası ismi  Aldabra atolun da yaşayan  Aldabrachelys gigantia  gigantia alt türünü belirtmek içinde kullanabiliyor. Aynı biçimde Seychelles kaplumbağaları tüm bu gurupları ifade ettiği gibi sadece  Aldabrachelys gigantia hololissa alt türünü ifade etmekte kullanılabilir.  


İnsan tahribatının yanısıra Seycheller deki bitki örtüsü tükendiği için bazı tür ve alt türler 1800 lü yılların ortalarında malesef doğal yaşam da tümden yok olmuşlar. Fosiller , kemikler , anlatılan hikayeler kısaca var olduklarına dair kanıtlar var ama canlı kaplumbağa yok. Bu alt türlerin tamamen tükendiği düşünülürken 1995 yılında  hayvanat bahçeleri gibi sağda solda tutsak olarak bulunan kaplumbağalar içinde kayıp alt türler olabileceği düşünülmüş vearaştırmalar başlatılmış. Zaman içerisinde bulundukları yerlerdenalınıp değişik yerlere götürülen pek çok kaplumbağanın nerden geldiği hangi tür yada alt türe ait olduğu bilinmediği için ince DNA araştırmalarının yapılması gerekiyor.  Bu incelemeler sonunda  bazı kaplumbağaların gerçekten de kayıp yada sayıca çok az kalmış alt türlerin son kalan temsilcileri olduğu anlaşılmış. Lonesome George' un alt türünün başına gelen acıklı duruma düşülmeden duruma müdahele edilmiş neyseki...

Son yıllarda yapılan bu araştırmalar sonucu bugün için 28 i tutsak olan 37 yetişkin  Aldabrachelys gigantia hololissa alt türü tanımlanabilmiş.. Tutsak derken hayvanat bahçelerinde yada çeşitli kişilerin elinde olan , yani bir sahibi olan canlıları kastediyorum.


Aldabrachelys hololissa (Günther 1877)
Seychelle kaplumbağası


Aldabrachelys gigantia hololissa için bir Ghost adasında bir çoğaltma çabası sürdürülüyor. 2 dişi 3 erkek toplam 5 yetişkin kaplumbağa bu adada kendilerine tahsis edilen bir bölgede koruma altında yaşıyor.

Gene diğer bir ada da (Cousine islands) 8 yetişkin Aldabrachelys gigantia arnoldi  (Bour 1982) alt türü çoğalmaları ve doğaya   adapte olmaları amacıyla vahşi ortama salınmış. Yetişkinlerin yanı sıra son yıllarda elde edilmiş sayısını tam bilemediğim çok sayıda yavru Seychelle kaplumbağaları da koruma altında.

Bu alt türlerden olduğu düşünülen diğer bazı kaplumbağaların  durumu ise daha kesinlik kazanmış değil. La Digue adasında yaşamakta ve ada dışından geldikleri bilinen bir kaplumbağa kolonisi var.  Birde meşhur kara kaplumbağaları yazım da bahsettiğim Atlantik okyanusun daki St Helana adasın da yaşamakta olan 181 yaşındaki Jonathan var.

Jonathan'ın da bu sayıca az olan alt türlerden olabileceği düşünülüyor ama bunlar kesin bir bilgi değil. Sanırım bu işler için daha ince detaylı bir DNA araştırması gerekiyor. Zaten ne kadar araştırırlarsa kaplumbağa taksonomi listesi bir o kadar karışıyor.

IUCN (International Union for Conservation of Nature) Türkçesiyle Uluslararası Doğal Hayatı ve Doğal Kaynakları Koruma Birliğinin tehlikedeki türleri açıkladığı kırmızı listesinde hem sulcata hemde Aldabra kaplumbağalarının durumu (VU) yani vulnerable (Hassas) olarak belirtilmiş. Seychelle kaplumbağalarını ise (EW) Extinct in the Wild (vahşi doğada tükenmiş) olarak belirtiyor. Galapagos kaplumbağalarının durumunu zaten yazmıştım.

Hint okyanusu adalarında ki kara kaplumbağaları da geçmişte insanların tehdidi altındaydılar. Tıpkı Galapagos takım adalarındaki kaplumbağalar gibi Aldabra kaplumbağaları da aç gemicilere yiyecek
oluyordu. Bir ara nerdeyse tükenmiş sayılabilirlerdi. Son zamanlar öle bir hal almış ki adaya çıkan denizcilerin tek bir kaplumbağa bulmak için 3 gün arandıkları olurmuş. Şimdilerde yaşadıkları atol koruma altında. Dev kaplumbağalarda yeniden eski sakin yaşamlarına geri dönmeye ve hızla çoğalmaya başladılar. Ama şimdiler de bambaşka bir tehdit ortayaçıktı. İklim değişikliği sonucunda kutupların erimesi olasılığı ve bunun sonucunda da denizlerin yükselmesi riski.

Hiçbir kayda değer yükseltisi olmayan Seychelle adalarının tümden yükselecek okyanus suları altında kalma riski var. Dev aldabra kaplumbağalarının en çok sayıda yaşadığı ve adını aldığı Aldabra atolunun en büyük yükseltisi sadece 8 metre.

Aldabra adası aslında Kribatiden sonra dünyada ki en büyük 2. atol. 155.4 km2 yüzölçümü var (Büyük ada 5.4 km2) Bu yüzölçüm ona çok farklı bir fauna kazandırmış. 1960 lı yıllarda bir ara İngiltere adaya uçak pisti yapmaya kalkmış ama doğa bilimcilerin adanın özgün canlıları için gösterdiği büyük tepkiler nedeniyle mecbur kalıp vazgeçmişler. Seycheller 1976 yılında bağımsızlığını kazanmış 1982 yılında atol World Heritage Site yani Dünya miras alanı ilan edilerek insan yerleşime kapatılmış ve koruma altına alınmış.

Seycheller deki meskun diğer bazı adalar da kaplumbağa kolonileri bulmak mümkün ama bunlar plantasyonlar da kontrol altında tutulan tutsak koloniler. Sadece Aldabra adasındaki kaplumbağalar doğal yaşam formasyonunda da korunmaya çalışılıyor.

Sychellere ait Birds adasında Esmeralda adında bir Aldabra kaplumbağası yaşamakta.Bu dev kaplumbağa yaklaşık 170 yaşlarında ve 178-180 yaşlarında olduğu düşünülen Jonathandan sonra yaşayan en yaşlı kaplumbağa olarak biliniyor. Esmeralda hakkında ilginç ama doğruluğu ispatlanamayan bir hikaye var. Anlatılanlara göre 1808 yılında bir gemi Birds adasında batmış. Gemiden kurtularak adaya çıkanlar batık enkazından bir sal yaparak Seychellerin en büyük adası Maheye geri dönmüşler. Gemi enkazında kurtulmayı başaran bir seychelle kaplumbağası ise ada da kalmış.Tek başına yaşayan Esmeralda nın işte bu kaplumbağa olduğuna inanılıyor.
Benden anlatması :)

Esmeralda şu anda ada daki bir otelin bahçesinde tek başına yaşadığı yazılmış. Sanırım ona anne olma hakkı hiç verilmemiş. Bu yaştan sonrada artık herhalde çok geç.


Esmeralda Aldabra kaplumbağası


Esmeralda dişi olduğu için olsa gerek Jonathandan daha iri hatta 1990 guiness rekorlar kitabına 298 kilo ile yaşayan en büyük kara kaplumbağası olarak geçmiş. 1995 yılında 304 kiloya ulaşmışsa da 1996 yılında bu rekorunu Florida da yaşayan erkek Galapagos kaplumbağası Goliath'a kaptırmış. Goliath ın rekoru 385 kilo.

Dev kaplumbağalar hakkında bir yazı yazmak istiyordum ama biraz fazlaca daldan dala atladık galiba.

Bir gün , bir daha ki konuda görüşmek üzere. :)

Kaplumbağaları koruyun.
Örneğin satın almayın onları.
Değersiz diye anılan sıradan bitkiler ve sevmediğiniz böceklerde 

dahil , tüm canlıları koruyun.

Çünkü aslında onlar , sizin yaşamınızı korumak için var.


Fakat bu demek değil ki hepsini keselim biçelim kendimize 

cinsel güç iksiri yada güzellik kremi yada süslü püslü giysiler 
yapalım. Böylece daha iyi yaşayalım.

Onlar bu biçimde değil.

Ancak doğada özgürce var oldukları zaman koruyabilirler bizi.
Ekolojik dengeyi korurlar , sizi korurlar..

Kafası çalışan çok az sayıda bilim adamı bunu biliyor
ve mücadele ediyor.

Büyük çoğunluk ise incir çekirdeğini doldurma derdinde.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.